Yolcu Beraberi Cep Telefonu Muafiyetine İlişkin Gümrük Uygulamaları ve IMEI Kayıt Süreci

avatar

Ülkemizde cep telefonlarının yolcu beraberinde, gümrük vergilerinden muaf olarak getirilmesinin koşulları, 29/9/2009 tarihli ve 2009/15481 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile belirlenmiştir. Bu doğrultuda, yolcu beraberi kişisel eşya muafiyeti kapsamında yer alan cep telefonlarının, üç takvim yılında bir adet ve ancak yolcu adına kayıtlı hatlarla kullanılmak koşuluyla ülkeye getirilmesi mümkündür. Söz konusu muafiyet hakkı, ticari miktar ve mahiyet arz etmemek kaydıyla, meri mevzuat hükümlerince tanımlanan yolcu sıfatını haiz kişiler tarafından, kişinin kendi kullanımı için getirilmesi halinde tanınmaktadır.

Bu kapsamda, yurt dışından yolcu beraberinde ülkeye getirilen cep telefonları, gümrük vergilerinden muaf tutulmakla birlikte, getirilen her bir cep telefonu için belirlenen maktu tutarda bandrol ücreti alınmaktadır. Diğer taraftan, söz konusu cep telefonlarının ülkede kalıcı olarak kullanıma açılması için, yolcunun, ülkeye girişinden itibaren 120 gün içerisinde, Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu tarafından belirlenen şartları gözeterek, IMEI (International Mobile Equipment Identity: Uluslararası Taşınabilir Cihaz Kimliği) kayıt işlemi gerçekleştirmesi gerekmektedir.

Yolcu beraberi cep telefonu muafiyetine ilişkin gümrük uygulamalarında etkili bir denetim sağlamak amacıyla, Ticaret Bakanlığı ile Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu tarafından yürütülen teknik çalışma kapsamında, Muhafaza Entegrasyon Sistemi oluşturulmuş olup, söz konusu sistem, 1/11/2022 tarihi itibariyle tüm gümrük kapılarında kullanılmaya başlanmıştır. Muhafaza Entegrasyon Sistemi marifetiyle ülkeye gelen yolcunun muafiyet hakkının bulunup bulunmadığı sorgulanırken, yolcu ve yolcu beraberi yurt dışından ülkeye getirilen cep telefonu bilgileri programa kaydedilmektedir. Böylelikle yolcu beraberi muafiyet hakkı suiistimalinin ve muhtemel kaçakçılık faaliyetlerinin önlenmesi hedeflenmektedir.

Tüketici Hakem Heyetlerine İlişkin Yapılan Mevzuat Değişiklikleri Üzerine Bir Değerlendirme

24/3/2022 tarihli ve 7392 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun ile Kat Mülkiyeti Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun ile 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun’un bazı hükümlerinde düzenlemeler yapılmıştır. 1/4/2022 tarihli ve 31796 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren hükümlerden “tüketici hakem heyetlerine” ilişkin hükümlerin yürürlük tarihi 1/10/2022 tarihi olarak belirlenmiştir.

Bu kapsamda diğer alternatif uyuşmazlık çözüm yollarına nazaran; tüketici uyuşmazlıklarının adil, hızlı, basit ve en düşük kaynakla çözümü için kolay ulaşılabilir yargı dışı karar merci olarak kurulan tüketici hakem heyetlerinde etkinlik ve verimliliği artıracak ve daha fazla tüketici işlemini kapsayacak düzenlemeler yapılmıştır. Nitekim bu düzenlemelerden en önemlisi şüphesiz; il ve ilçe tüketici hakem heyetleri arasındaki görev sınırını belirleyen parasal sınırın ortadan kaldırılması ve tek bir parasal limitin belirlenmiş olmasıdır.

Hayata geçirilen düzenlemelere ek olarak, tüketici hakem heyetlerine elektronik ortamda başvuru yapılırken ve de tüketici hakem heyetleri tarafından iş ve işlemlerin yürütülürken kullanılan Tüketici Bilgi Sisteminin (TÜBİS) kamu kaynaklarının daha etkin kullanımı amacıyla diğer kurumların alt yapısı ile entegrasyonu güçlendirilerek teknik altyapısı iyileştirilmiş, aynı zamanda tüketici hakem heyetlerinin kurumsal alt yapısının da ele alınarak yenilenme yolunda adımlar atıldığı görülmüştür.

Diğer taraftan 6502 sayılı Kanunda yapılan değişiklikler ile sistemsel geliştirmelerin Tüketici Hakem Heyetleri Yönetmeliğine aktarılması ve uygulamada karşılaşılan sorunların çözümü amaçlarıyla 27/11/2014 tarihli ve 29188 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren Tüketici Hakem Heyetleri Yönetmeliği yerine yeni bir Yönetmelik hazırlanmış ve yeni Tüketici Hakem Heyetleri Yönetmeliği 21/9/2022 tarihinde yayımlanarak, 6502 sayılı Kanun’da getirilen düzenlemelerle eş zamanlı olarak 1/10/2022 tarihinde yürürlüğe girmiştir.

Son Düzenlemeler Çerçevesinde İhracat Bedellerinin Yurda Getirilmesi

avatar

1567 sayılı Türk Parası Kıymetini Koruma Hakkında Kanun ve Türk Parası Kıymetini Koruma Hakkında 32 sayılı Karara istinaden hazırlanan, Türk Parası Kıymetini Koruma Hakkında 32 Sayılı Karara İlişkin Tebliğ (İhracat Bedelleri Hakkında) (Tebliğ No: 2018-32/48) ile 4 Eylül 2018 tarihinden itibaren ihracat bedellerinin yurda getirilmesine ilişkin usul ve esaslar yeniden düzenlenerek; altı ay süresince ihracat bedellerinin yurda getirilme süresi eşyanın fiili ihraç tarihinden itibaren 180 günü geçemeyecek ve söz konusu bedellerin ise en az % 80’inin bankalara satılması zorunlu hale getirilmiş idi. Tebliğ’in “Yürürlük” maddesinde yer alan 6 ay süresince geçerlidir hükmü veya süresi 3 Mart 2019 tarihli Tebliğ (Tebliğ No:2019-32/53) ile 4 Eylül 2019 tarihine (1 yıl süresince geçerlidir); 31 Ağustos 2019 tarihli Tebliğ (Tebliğ No:2019-32/55) ile de 4 Mart 2020 tarihine (18 ay geçerlidir) kadar uzatıldı. 31 Aralık 2019 tarihli Tebliğ (Tebliğ No:2019-32/56) ile yeniden bir düzenleme yapılarak; Tebliğ hükümlerinin uygulama veya yürürlük süresine ilişkin süre şartı kaldırılarak, Türkiye’de yerleşik kişiler tarafından gerçekleştirilen ihracat işlemlerine ilişkin bedellerin ihracata aracılık eden bankaya transfer edilmesi veya getirilmesi ile yurda getirilme süresi yine fiili ihraç tarihinden itibaren 180 günü geçmemekle birlikte, bu bedellerin en az % 80’inin bir bankaya satılması zorunluluğu kaldırıldı. Ancak daha sonra Merkez Bankası tarafından İhracat Genelgesi ve Uygulama Talimatı yürürlüğe girerek; ihracat bedellerinin tasarrufunun serbest bırakıldığı ülkeler (ihracat bedellerinin yurda getirilmesinde istisna tanınan ülkeler) ve durumlar hariç olmak üzere, fiili ihraç tarihinden itibaren 180 gün içerisinde ihracat bedeli dövizin % 40’ının (18.04.2022 tarihine kadar bu oran % 25 idi) Merkez Bankasına satılmak üzere bankalara satılması zorunluluğu getirildi. Bu çalışmada; konuya ilişkin yapılan son ve yeni düzenlemeler üzerinde durulmuştur.

Kooperatifler Kanunu Değişiklikleri Sonrası Dış Denetim ve Tarım Satış Kooperatiflerinin Denetimi

avatar

2021 yılında 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu’nda yapılan değişiklikler, kooperatifler için yeni bir dönemin kapısını aralamıştır. Yapılan değişikliklerden belki de en önemlisi Ticaret Bakanlığınca belirlenen kriterlere uyan kooperatifler için getirilen dış denetim sistemidir. Dış denetime ilişkin usul ve esaslar ile denetçiler ve denetime dair detaylar ilgili bakanlıkların görüşü alınarak Ticaret Bakanlığınca çıkarılan bir yönetmelikle düzenlenmiştir. Söz konusu yeni sistem Bakanlıkça belirlenen kriterlere uyan kooperatifler ve birlikler için dış denetimi zorunlu kılarken, diğer kooperatiflerden farklı olarak hali hazırda denetim organı olmayan tarım satış kooperatifleri ile bunların bağımsız denetime tabi olmayan birlikleri için hem dış denetim hem de denetim organı işlevi görecek şekilde tasarlanmıştır.
Tasarlanan dış denetim sistemi 31/12/2022 tarihinden sonra yürürlüğe girecek olup Ticaret Bakanlığınca konuya ilişkin olarak ikincil mevzuat çalışmaları ile geçiş için gerekli diğer hazırlıklar yürütülmektedir. Yapılan değişiklikler ışığında yakın gelecekte gerek tarım satış kooperatifleri gerekse diğer kooperatifler ve birlikler için denetim niteliğinin gözle görülür derecede artması beklenmektedir.

Yönetim Kurulundan

Yeni Yönetim Kurulu olarak yeni adıyla Ticaret Uzmanları Derneğimizin yayın organı ile gümrük, iç ve dış ticaret konularında önemli bir başvuru kaynağı olan “Ticarette Uzman Görüş” e-Dergimizin, yeni sayısı ile karşınızdayız.

Yayın Kurulundan

Değerli okurlar,

Derneğimizin geleneksel yayını olan dergimizin yeni bir elektronik sayısı ile sizlerle birlikteyiz.

Küresel Ekonomi, Türkiye Ekonomisi, Ticaret ve Ticaret Uzmanlığı Mesleği

avatar

KÜRESEL EKONOMİ Bugün, dünyanın tüm önemli coğrafyalarında siyasi, ekonomik ve sosyal değişimlerin yaşandığı çok kritik bir süreçten geçmekteyiz. Sınır komşularımızdan, […]

Covid-19 Sonrası Küresel Tedarik Zincirlerindeki Değişimler ve Geleceğe Dönük Beklentiler

avatar

Hayatın hemen her alanında olduğu gibi ekonomi ve uluslararası ticarette de önemli değişimlere sebep olan Covid-19 salgını ile birlikte kapasite sınırları, üretim darboğazları, küresel ölçekteki tedarik sorunları, hızla artan lojistik maliyetleri dünya ticaretinde önemli değişikliklere yol açmış, bu değişiklikler küresel tedarik zincirleri (KTZ) üzerindeki baskıyı da artırarak önemli yapısal değişiklik ihtiyaçlarına kapı aralamıştır. Bu makalede, salgın ve küresel tedarik zincirleri arasındaki ilişki irdelenerek salgınla birlikte küresel tedarik zincirlerinde yaşanan temel değişimler ve gelecek beklentileri ele alınmıştır.

Uygunluk Değerlendirme Faaliyetlerinde Kamuoyu Güveninin Sağlanması için Akreditasyonun Rolü

avatar

Uygunluk değerlendirme faaliyetleri sonucu bir ürün, hizmet, kişi veya yönetim sistemi için düzenlenen uygunluk beyanının/belgesinin ulusal ve uluslararası alanda kabul görmüş nesnel ve teknik kriterler esas alınarak düzenlenmesi sağlamak, bu tip beyanlara konu ürün ve hizmetlere yönelik piyasa gözetimi faaliyeti yürüten kamu organları için kritik bir politika alanıdır. Kamu sağlığının temini ve çevrenin korunması gibi temel ilkeler ışığında düşünülecek olursa bu konu, uygunluk beyanlarına konu olan ürün ve hizmetlere ulaşan nihai tüketiciler için daha büyük bir anlam ifade edecektir. Yürütülen uygunluk değerlendirme faaliyetlerinin tarafsız, yetkin ve tutarlı bir çerçevede gerçekleştirilmesi için istifade edilecek en etkin araç olarak karşımıza ülkemizde bir kamu hizmeti hüviyetinde olan akreditasyon çıkmaktadır.

Elektronik ATA Karnesi İşlemleri

ATA Karnesi, geçici ithalat ve geçici ihracat işlemlerinin kolaylaştırılmasına dönük olarak kullanılan ve uluslararası geçerliliği olan bir belgedir. Karne kapsamındaki işlemler, ATA Karnesi Sözleşmesi ve Geçici İthalat Sözleşmesine taraf olan ülkeler arasında kağıt ortamında gerçekleştirilmekle birlikte, Dünya Gümrük Örgütü tarafından bu işlemlerin ülkeler arasında elektronik olarak yapılmasına dönük çalışmalar yürütülmektedir. Ülkemizde de uluslararası çalışmalara ek olarak ATA Karnesi işlemlerinin gümrük idarelerinde daha hızlı gerçekleştirilebilmesi, gümrük idareleri üzerindeki kağıt ortamında yapılan işlemlerin azaltılması ve işlemlerin elektronik olarak takip edilebilmesini teminen ulusal düzeyde elektronik ATA Karnesi çalışmaları yapılmaktadır. Bu çalışmanın amacı, uluslararası alanda yapılan çalışmalar da dikkate alınarak ülkemiz elektronik ATA Karnesine ilişkin uygulamayı değerlendirmektir.