Soğuk Savaş sonrasında yaşanan tek kutuplu dünya düzeni ile ülkemizin grand stratejisi arasındaki gerilimin günümüzde yavaş yavaş azalmasının, Avrupa Birliği ile ülkemiz arasındaki ilişkiler üzerinde etkili olması kaçınılmaz olacaktır. Dünyada yaşanmakta olan büyük jeopolitik kayma, Avrupa Birliği’ni bir arada tutan nedenler üzerinde de büyük bir baskı oluşturmaktadır. Ölçek ekonomilerinin ulus devlet boyutlarını çoktan aştığı 21. Yüzyılda, Avrupa Birliği bu duruma daha fazla ‘birlik’ olarak tepki vermeye hazırlanmaktadır. Bu hazırlığın temel taşlarından birisi de dijitalleşmenin de katkısıyla AB ölçeğinde bir çeşit gümrük idaresi kurulmasıdır. Bu yeni yapılanmanın temel ilkelerinin ise 20. Yüzyılın ortalarından itibaren Birleşmiş Milletler kapsamında tanımlandığını söylemek yanlış olmayacaktır. Bu yazıda, bu jeopolitik kayma ile ülkemiz grand stratejisi ele alınarak, AB’nin kendi Gümrük Birliğini derinleşme çalışmalarında ülkemizin yer almasının taşıdığı önem vurgulanmıştır.